Lamine diş uygulaması son zamanlarda oldukça ilgi görmektedir. Dişler kesilmeden sadece bir milimetre inceltilerek yapılan bu işlem sırasında sağlıklı diş dokusu korunur. Yaklaşık 0,3 – 0,7 mm inceltilmiş dişlerin yüzeyine yaprak şeklindeki porselenler yapıştırılır. “Lamina” Latince’de “yaprak” anlamına gelir. Çünkü bu uygulama halk arasında parke olarak da adlandırılabilir. Levha formundaki porselenlerin en önemli özelliği çok ince olmaları ve metal içermemeleridir. Ayrıca uygulamanın avantajlarından biri de ışığı geçiren bir malzeme olmasıdır. Görüntüsü çok doğal olduğu için bu uygulamanın diğer avantajları ön plandadır.
Her hastanın dişi için dolgu süresi aynı olmayabilir. Ağızda hangi dişe dolgu yapıldığı, hangi malzemelerin kullanıldığı, dolgu sayısı gibi birçok faktöre bağlı olarak süresi değişmektedir. Dolgunun hastaya verilme amacına göre seans süresi de belirlenir. Seans ve kanal tedavisi ile birlikte dolgu işlemi de süreyi doğrudan etkiler. Dolguda kullanılan malzemeleri doktorun hazırlaması da süreyi etkiler. Tüm bu sayılan işlemler diş dolgusu süresini etkiler ve net bir süre belirlemez. Bu işlem doğru yapılırsa sağlığa bir zararı yoktur diyebiliriz. Bazen lamine kaplama dişleri olan kişiler uygulama sonrasında sorun yaşadıklarını bildirebilirler. Ancak bu sorunlara baktığımızda çoğunun ağız ve diş sağlığının ihmal edilmesinden kaynaklandığını görmekteyiz. Elbette lamine dişler, dişlerinizin artık çürümeye veya diş eti iltihabına karşı korunduğu anlamına gelmez. Tedaviden sonra da ağız ve diş temizliğine özen gösterilmelidir. Diş çürümesine neden olan veya diş etlerine zarar veren bir uygulama değildir. Yaprak dişlerin yapıştırılmasında kullanılan malzemeler ve önerilen malzeme sağlığa zararlı değildir.